SlideShow

0

Libidonun Sarısı

Aslında herşey libidoyla başlar. Vücudunuz size o muhteşem hormon kokteylini sunduğunda hayır diyememe ihtimaliniz Tanrı'nın egosundan daha yüksektir.
Diyorum ya herşey aslında libidoyla başlar; bazen yeni bir iş, yeni  bir tatil ya da yeni bir sabah... 
Bu hikaye de böyle başladı işte... 
Anatomik saatim akreple yelkovana aldırmaksızın yemişti gazı ve gidiyordu çarpacagı duvara aldırmaksızın. Hayatta olan herşeyin bir sebebi vardır ya hani bu olayın da sebebi beni bloga yönlendirmek olabilir. Oysa bu kadar banal ve müstehcen bişeyin iyi bişeye vesile olacağını düşünmek düpedüz ahmaklık; neyse. Klavyede yazmak için harcadığım bilek enerjimi başka şeylere mi saklasam diye düşünmüyor değilim. O zehirli düşünceler hepimizde var o yüzden bırak yavşak yavşak sırıtmayı da hikayeye geri dönelim.
Anatomik saati bir kenara bırakırsak saat sabahın 8:25 iydi(evet benim için epey erken). Normalde bindiğim trende oturma alışkanlığım olmamasına rağmen oturmuştum ve olağanın aksine bir keko misali güneş gözlüğüm kapalı alana ihanet edercesine gözlerimdeydi. Hayat görevini yapmak zorunda olan bir robocop ve onu kimse durduramaz. Güneş gözlüğüme mi inat yoksa en sevdiği renge mi kabahat bilemem ama o şeffaf sarı kıyafetiyle burnumdan 10 cm uzakta duruverdi. Birşeye yakından bakmanın en kötü yanı bütününü görememenizdir; oysa ben bütün olmuştum en azından kısmen. Saniyeleri satırlara sığdırmak ne kadar güzel şey; sanki ömrüm uzuyor ve ben Cemal Süreya kıvamında güzelliklere sapıklaşıyorum..
İç güzellik ne kadar önemliyse iç çamaşırının güzelliği de o kadar önemli olabiliyor bazen ve hele ki sarının altında parlayan göz misaliyse. Ben ne dediğimi bi bilsem ! 
Sırt dekoltesinden gözüken turuncumsu bronz teninin üstünde ki o egzotik dövme de ne . Sol gözüm zaten sabit ama sağ gözüm yavaş yavaş aşağı yukarı kayıyor; en yukarı çıkıp o turuncu saçlarını gördükten sonra vücuduma pompalanan kanı yavaşlatmak adına en aşağı iniyorum; lanet olası hayat süprizleri seviyor  ve topuklu ayakkabılarının de desteğiyle o müthiş yuvarlağımsı seksiliği alan calfleri gözüme çarpıyor. Ve o iniyor trenden; bense yoluma devam ediyorum yüzünü görememiş olmanın şükrüyle. Günüm iş başında düşünsellerle geçiyor sayesinde.
Bu betimleme umarım onun obje olmadığını size iyi bir şekilde anlatıyordur; ruh ve beden bütündür. Ve bazen bedenin sunduğu görselin yanında ruhun yarattığı o enerji sizi alıp götürür. Bedensel içgüdüleriniz ruhsal enerji çekimiyle birlikte aynı yöne hareket ettiğinde kendinizi değişik bir boyutta bulursunuz.
Tabi siz bunları basite indirgeyip sadece seksüel sapıklık olarakta algılayabilirsiniz. Maalesef hayat siyah ve beyaz değil hatta sadece grinin 50 tonu da değil. Empati yeteneğiniz ne kadar gelişmişse renk yelpazeniz o kadar geniştir ve tat duygunuz evrimleşir.
Bugünlük libidoluyum yarın çok duygusal geri dönebilirim..