SlideShow

6

Sana dair...


Kapadığında kapaklarını göz bebeklerinin ,
Yeni dünyalar yaratır kalbin ...
Pembe pamuklardan bir dünya..
Ellerin tutsa kalbimden,
Ruhum tatsa ruhunu..
Sen yokken ,
Bütün sevgimi adını koyduğum çiçeğe bağışlasam..
Mikroda ısıtırken eldivenlerimi,
Üşümüş ellerimide ellerinde ısıtsam ,
Ve sonra hayaller kursam zaman kavramını hiçe sayıp ...
Sevsem seni ,
Bilsem mutluluğumuzu,
Tanrıyı bildiğim gibi..
Birlikte güleceğimiz sakarlıklar yapsan ,
Ve herseferinde yerine koysak kırılmışları ...
Denesek ,
Sussak,
Bakışsak..
Ve sonra uyusak sadece..
Masallar yaratsak bize ait..
7

Böyleside kaldırılmaz heralde..

Genelde dengesizliklerinden ötürü erkekler suçlanır ilişkilerde.. Ama kadınların karışık kafaları bu gerçeği tehdit etmekte.. Öyle ki kafası karışık kadınların terkedişleri günümüze damgasını vurabiliyor..
Yanlış anlaşılmasın bunlar benim hayatımdan cümleler değil.. Bir haber üstüne yorumlar .. 

Bir stad , binlerce taraftar , ve bir çift... Erkek evlenme teklif ederse ne olur ? 
İzleyelim hadi... 

7

Yatmadan önce yazısı ...

Sabah 7 oldu hala yatamadım.. Kimseyi suçlamayacağım bunun için.. Oturdum , oturdum ve oturdum hiçbişey yapmadım yani.. Aslında yazasımda yokmuş ya neyse..
Kapatıp gidebilirim burayı.. Henüz karar vermedim ; hem okuyoruzda ne oluyor veyahut yazıyoruzda ne oluyor falan fıstık.. Hep aynı bokun laciverti ; yaşıyoruz ve yanına doğal eylemler .. Yani sonuç şu oluyor: Soğuk suyla dolu sifonu kendinize doğru çekin... Ne sifon kaldı hayatımda nede  tesisatçı..
Badanacıyım artık sıvıyorum mütemadiyen..
0

Neysek oyuz bilader..

Öyle tırı vırı yapma; değiştireceğin pek bişey olmaz.. Neysek oyuz .. Öyle ahkam kesmek değil bu , mallıklarımızla kabullendik biz kendimizi.. Ulan bizde ne oluyorsa.. Ben olacak orası ama kibarlık işte.. Bide tırsın diye yazıyorum biz diye.. Aşiretiz biz , işte öyle birşeyler ..
Bu gece küfrederek yazasım var , olur mu ki ; olurmuş lan..
Hassiktirin küpünü kullanarak amma çok cümle kurmuşumdur kendi kendime bu gece ama siz duymadınız ; zaten bu sesten öyle bişey duysanız eminim ortamı kaçarak terkederdiniz..
Kendi kendinize yüz kere benim benim diyin bakalım kendiniz olursunuz belki.. Eleştirmiyorum, hiç yaparmıyım öyle şey !
Neyse cıvıttım, ki normal; bu kadar adaptasyonu bünye kaldırmıyor.. Sıcak soğuk , çay bardağı misali çatlıyor ruhum.. Bokunu çıkarmamak lazım..
... koyaydım diyeceğimde benim derdim bu olmadığından tarzım bir küfür değil.. O yüzden demiyorum ; bak ne güzelde küfür ediyormuşum.. Kibar feyzoya bak demeyin sakın ; benimde öyle şatafatlı küfürler ettiğim vakit çok oluyor.. Neysek oyuz dedim ya ; ruhsuz konuşmaları beceremediğim gibi ruhsuz sevişmeleride beceremiyorum.. Kusura bakmayın arkadaşlar hayatın orospusu olamayacağım..
Ne diyorsak o ... (Derbyy - Harbyyy)


Gecenin mükemmel şarkısı için TıkKKKK


Gecenin bekaretini sensizlikle bozduğumda ,
Gönlümden akan kanlar ,
Saflığın mıydı yoksa ben mi ...
Dilimi Tanrıya doladığımda,
Bütün duaların ,
Ben miydim  !
6

Al bunları da..

Hayat al bunlarıda belki lazım olur.. Stok yaparsın.. Fazla gelirse bi tarafına sokarsın..
Ne demiştim ben ; herşey biranda elinden kayıp gidebilir; hassiktir bu kadar çabuk mu olur ...

Biramı da al şişe üstünde dönersin, sevgili hayat...
1

Sevemedim Vedaları..


Anı yaşamak dışında geleceğe dönük düşünmek pek iç açıcı değildir hiçbirzaman. Çünkü her kavuşmanın tekrar bir vedası vardır.
Elvedayla veda arasında ki farka tapanlardanım ben.. 
Veda hep elveda bi keredir.. 
Yolculuklarda tanıdım kendimi, o yüzden öğrendiğim ilk şey şu oldu : 
Özlem olmadıkça kavuşmakta olmaz.. Siyah olmadıkça beyazın olmadığı gibi. Hayatın bu zıtlıklarından tat aldığımızı öğrenince sudan çıkmış bir balığın isyanı gibi oluyor yaşamak.. 
Ne diyeyim ki hayat işte.. 
Mutluluk yok benim için, sizin içinde yok.. Kandırmayalım kendimizi ; olduğundan memnun olmak yada memnun olmamak var sadece.. 
Birde bunlara ekstra olarak huzur ve iç ısınması var ..  Mutluluk gibi nankör bi kavramı getirip şatafatlı tabaklarda sunmayın önümüze ; sıkılıyorum agresifleşiyorum... 
Bu ara pek bi huzurluyum , huzurluydum.. Annem buradaydı ama bugün gitti.. 3 aydır gelmesini beklerken bir anda gitti .. Ne çabuk akıyor zaman, kavrayamadım.. Neyse ki hayatımda içimi ısıtan başka teselliler var .. Şimdi özleme zamanı.. 
2 bucuk saat git 2 bucuk saat gel bir yolculuk yaptım trenle.. Giderken kolaydıda , annemi bıraktıktan sonra dönerken ki düşüncesel yolculuk yordu beni ..
Yorgunum bugün..
10 gündür doğru dürüst alkol almadığımıda hesaba katarsak , bugün içesim var , içmeliyimde. . . 

Trenleri sevdim , hayatıma kıyabilme ihtimalim olan rayların üzerinde giden.. Gemileri sevdim ben, ruhumun boğulma ihtimali olan denizin üzerinde giden.. Uçakları sevdim ben , tanrıya ulaşabilme ihtimalimin olduğu gökyüzünde giden.. Otobüsleri sevdim ben, kendimi kaybedeceğim camın yanında giden.. 
Gitmeleri sevmedim ama gelmeleride sevemedim bu yüzden.. Yinede sevdim sevmeyi, özlemeyi.. Şimdi git çünkü gitmekte gelmek kadar asil ve kavuşmalara gebedir..  
4

New York i Love You ; film sanki...

Bu gece öyle uzun uzun yazmayacağım .. Belki yazarım ama bu postta değil..
Aslında pekte bi kararsızım yazsam mı acaba : )
Mutluluk kelimesine inanmıyorum o yüzden ruh halimi tanımlayan bi kelime bulmalıyım önce..
Güzel hissediyorum , hoş hissediyorum mutlumsu .. Hmm kelime şu olmalı ; Melanbek'im ben şuan..
Kelimeyi anlamayanlar olursa onun için yeni bi post yazarım.. Neyse bıdı bıdıyı kestim .

New York I love you filmini izlediniz mi bilmiyorum.. Paris i love you filminin devamı olur kendisi..
Ben Paris i love you filmini çıktığı zamanlarda izlediğimden , New york i love you filminin çıkacağını duyar duymaz sabırsızlıkla beklemeye başlamıştım...
Ve bu filmi sabırsızlıkla beklememin bir sebebi daha vardı ; Uğur Yücel oynuyordu.. Evet yanlış duymadınız , Uğur Yücel bu filmde yer alıyordu..  Ki bu film bütün dünyada ses getirmiş bir filmdi..
New York I love you filmi , ünlü yönetmenler tarafından new yorkta çekilmiş 8 kısa filmin bir araya getirilmesiyle oluşuyor .. Ki ben Uğur Yücel'in oynadığı Fatih Akın'ın yönettiği kısa filmi pek beğenmedim.. O yüzden sizinle bu postta bi başka kısmını paylaşacağım..
Ethan Hawke'ın oynadığı kısım.. Ethan Hawke'a sempatim çok büyüktür. Bunun sebebiyse şu olabilir ;
Sanki benden bir kaç parça alıyorlarda Ethan'a rol olarak veriyorlar ve o da oynuyor..

Altyazılısını bulamadım bu yüzden kusuruma bakmayın.. Belki ileride kendim altyazı koyar tekrar yayınlarım..