SlideShow

4

Sabah safsatası

İlk defa bu kadar erken saatte post yazıyorum...
Uykulu olmasam sorun yok.. Bol kabuslu ve bol terli bir gece geçirdiğimden uykumun yarısını yatakta bıraktım.. Hala yataktayım gerçi nasıl yatakta bırakıyorsam...
Kalkalı yaklaşık 1 saat oluyor ; bende gazeteye ve blog camiasında yazılanlara göz attım..

Mısır üzerine fazla birşey söylemek istemiyorum. Tek umudum yarın Mısırla aynı durumda olmamak ama tabi boş bir umut benimkisi...

Ünlüleri kaybetmek hakkında ise yorumsuzum.. Her medyasal abartıda biraz daha soğuyor insan.. Birinin yeni dizi çevirmesiyle ölmesi aynı yankıyı uyandırıyor medyada..

Görünmezlik pelerini yapmışlar.. Ama tabi henüz çok ufak boyutta.. Ataç ve toplu iğne boyutundaymış.. Yakında kırtasiyelerde şaka oyuncakları bölümünde görürsünüz : Görünmez toplu iğne..

Ulan bide sabah sabah okuduğum en şirin haber var ... Temel Reyiz haklıymış.. Bilmem ne Üniversitesi'nin araştırmasına göre ıspanak harbiden güç veriyormuş. Tabi öyle anında değil.. 3 gün içerisinde kasların daha hızlı gelişmesini sağlıyormuş. Tabi kim hergün 1 kase ıspanak yer o ayrı...

Birazda kendimden haberler sunayım..
Bugün ne yapacağıma dair pek bir planım yok.. Wilhelm Grimm hakkında Almanca ufak bir sunum hazırlamam lazım.. Onun dışında biyere CV bırakmam gerekli.. Başkada bir işim yok.. Gerisini evde pinekleyerek geçirmeyi düşünüyorum. Umarım bunu bozacak bir dış etken meydana gelmez.. Saat 7 olmuş olmasına rağmen hava zifiri karanlık... Ve geçen arabaların çıkardığı seslerden havanın ıslaklığını duyabiliyorum.. Soğuk , karanlık ve ıslak.. Bu 3 şey kesinlikle evde oturmanız gerektiğinin işareti..

Bütün bunların dışında pek mutluyum.. Isırın lan dilinizi.. Poponuzuda kaşıyın..
Sınavlarada az kaldı hadi hayırlısı..
Hadi Hero Kaçar... Uyurum belki belkide uyumam kısmet..
0

Yine Kar Yine Umut...


Şubat ayı henüz hayatıma girmişken , kar yeniden sokaklarda yerini aldı..
Artık kar yağdığı zaman tek birşey düşünüyorum. Bana özel...
Yazacak birşeyde bulamadım.. Suratımda aptal bir tebessüm ..
Şu şarkıda düşleniyorum...

Bazen bir dizi seyretmek bile sizi süper mutlu edebilir.. Tabi diziyi nasıl izlediğinize bağlı..
Hayat insanlara güzellikler sunar.. Mesela bir papatya.. Yapraklarını yolabilirsiniz koparıp evinize götürebilirsiniz yada yanına uzanır tadını çıkartırsınız; kış mevsimini düşünmeden...

Ve ben papatyanın yanında uzandım , huzurlanıyorum... Üstelik papatyalar tek mevsimlik olur ya bu öyle değil.. Aslında herşey size bağlı ; siz ne kadar inanırsanız mucizeler o kadar gerçektir..
Bazen karanlık çökebilir ; unutmamanız gerekense bulutların arkasında güneşinizin sizi beklediğidir...
7

Tanrı'yı Oynamaya Gerek Yok....



Tanrı'yı oynamaya gerek yok...
Hayat, içine balıklama atılacağın birşeydir.. Tabi senin balıklama atlamasını bildiğin tek şey yumuşak deniz olduğundan , hayata dalışın pekte iyi geçmez.. Kafa üstü çakılmaktan başka şansın olmaz...
Yağmurda dolaşmayı seven hasta olma riskini çoktan göze almıştır yada bir yıldırıma hedef olmayı...
Riskler güzeldir, tatlıdır...
Sevmekte bir risktir hemde en güzelinden...
İki kişilik birşey olduğu için risk epey yüksek..

Tanrı'yı oynamaya gerek yok...
Bir hatanız yeter herşeye.. Unutmayın; siz başkasının hatasına ne kadar tahammül ederseniz sizin hatalarınız o kadar tahammül edilemez olur...
Nefs-i Müdafa'dan hüküm giyersiniz.. Duygular tehlikelidir.. Sevmek en tehlikelisi..
En masum insan bile Nefsini müdafa eder.
Oysa yapılması gereken parkanızı çekip bir sigara yakıp arkanızı dönüp gitmektir...
Suçlu olmadan gitmek...
Size yapılan haksızlıklara sesinizi çıkarmamalısınız...

Tanrı'yı oynamaya gerek yok...
Birini gözlerinden öpersiniz... Geleceği olmak için...
Birini alnından öpersiniz... Sahiplenmek için...
Birini dudağından öpersiniz..  İçinize sığmayan sevgi için..
Birini gıdığından öpersiniz... Şımartmak için...

Tanrı'yı oynamaya gerek yok...
Bir insanı en sevdiklerinize anlattığınızda riskleri düşünmezsiniz..
Yada umrunuzda olmaz..
Bazen gidemez insan..
İşte o zamanlar arkasını dönmeli..

Tanrı'yı oynamaya gerek yok ..
Şimdi gece..
Sigaramızı yakmalı..
Ve arkamızı dönmeli..
Görünecek tek şey,
Yanan şeyin dumanları...
Bırakın onlar sigara sansınlar...
0

Doktor...


1

Güzel hayaller...

Güneşi göz kapaklarına hapsederken,
Güzel hayaller kurarsın,
İçinde o olan...
Ve içine sonsuz inancını kattın mı,
Sarsılmaz bir gerçek olurlar sana...

Çok inanırsın .. Ama o kadar çok üstüne gelinir ki inançların sarsılır...

İşkence gören devrimciler olur ya aynı onlar gibiyim... Hem işkence hemde suçlu ilan ettiler...

Yatıp kalkayım 1 sene geçmiş olsun aradan... Evet 1 sene yaşlanmayı göze alıyorum şuan...
Ben unutmuşum bu hissin ne kadar boktan olduğunu...
Bu arada yaptıklarım işe yaramış..
Hakaretlerim işe yaramış.. Artık nefret ediyor benden... Yarın unuturda...

Evet bende hayvanım... Sizi hiçbirzaman üzmeyecek ama size gösterdiği yarasına tuz basarsanız sizi acıtacak bir hayvan...

İşte bu şarkıda kalp atışlarım hep hıızlanacak....

2

Acıya Uyanmak....

Saat 5.34 ve ben şimdi uyandım.. Hemde öyle böyle bir kalp ağrısıyla uyanmadım..
Gece yatmadan önce sarhoştum..
Ne kadar saydırsamda haklıydım.. Haklı sebeplerim vardı..
Yinede bana saydırmak yakışmadı. Ona bunları yapmak için haklı sebepler vermiş oldum.
Umarım sizde böyle acılar çekmezsiniz arkadaşlar..
Çünkü unutmayın iç acılar en acılarıdır .

Bugün sevdiğim kadın benim için tiksinç bi kadın oldu... Benden önce yaşadıkları veya yaptıkları yüzünden değil... Bugün yaptıkları yüzünden...

Ben yine çok özel şeylerimi çok anlatmam blogta.. Bu benim prensibimdir.. Herkes bunun farkındadır ...

Sizi çok üzen kadın size özel bi mail atıp herşeyi anlatacagını söylerken ,bunu sizin göreceğiniz bir platformda herkese anlatırsa nasıl hissedersiniz ?
Yok azizim yok..
Ben onun yaşadığı şehrin ismini her duyduğumda heyecanlanırken, hatta dün gece ona çok soğuk olmama rağmen onun yaşadığı şehirden bi polisle tanışıp heyecanlanırken onun yaptığı bu bokluk...
Ve artık ben sarhoşken öyle şeyler söyledim ki , telafisi yok... Bırakalım o küssün bana o affetmesin beni..
Vicdanını rahatlatsın.. Benim söylediğim küfür olsun..
Ama unutmayın gençler... Hayatta acıtanlar küfür değil şarapnel parçalı sözlerdir..
Ve ben dün gece hepsini içime aldım..
Başım ağrıyor.. Keşke sadece başım ağrısa..
Bloga ilk defa bu kadar samimi ve içten yazıyorum.

Ve bitti...Lanet olasıca her bok bitti..
Belki bloguda kapatırım..
Ne yapacagımı henüz bilmiyorum...
Yarın ola hayrola..
Yada kapatmam..
Bundan sonra sex blogu olabilirim..
Hiç olmadığım bir insan olabilirim..
Onun okuyacağını bildiğimden hergün başka kadınlara gidip ona acı çektirmek için o kadınlarla türlü şeyler yapabilirim..
Yapabilir miyim ?
Bilmiyorum...
Ben sarhoşken siktir git demiştim ..
Sarhoşluğuma vermeyin ayıkkende söyleyeyim..
Siktir git...

Onunla ilk bu saatlerde tanışmıştık; neyse...
Hadi dağılın amına koyim ...
2

Siktiriin Gidin...

Sizi sıradan bir insan yerine koyan herkese söyleyeceğiniz tek cümle şu ollmaılı  : SİKTİR GİT!