SlideShow

24

İnkar...

Bugün hayatın iki yüzlülüğünü anlatmak istedi canım ...
Yataktan yeni kalktım..
Hayatın bir yüzü bana güneş açarken bir yüzü sırtını dönmüştü...
Neyse aslında ben insanlardan bahsedeceğim..
Hani şu tek kötü birşeyde bütün iyi şeyleri silen insanlardan..

Herhangi biryerde bişeyler paylaşırsınız ve bir gün herşey bitince anında silerler.. Oysa ne kadar acizler değil mi ..

Tek bir kötü şeyde herşey tersine döner mesela. Papatya fikrini değiştirir ve daha nice şeyler.

Ben insanların karaktersizliklerine hayran kalmaya başladım. He yeri geliyor bende karaktersizleşiyorum.
Ama insanın dobrası güzeldir, sırtından bıçaklayanı değil . Kim bilir kaç saçma kişiye güveniyoruz...

Bugün başlarda çok canım sıkılmamıştı bu olaya ama az önce sıkıldı. Kendime çok kızdım.
İlk defa bu kadar kızdım sanırım. Çünkü benimle onun arasında geçen hoş bi konuşmayı silmiş olması herşeyi açıklar oldu.
Neyse o kendine konuşacak yeni bir insan bulur zaten . O yüzden onun için üzülmüyorum. Kendinide bulur birgün.

Bugün anladım ki , insanlara bir yudum su bile vermeyeceksin seni tükrüklerinde boğarlar...
Ve kadınlar için olan mutlak gerçeği tabi ki Nietzsche söylemiş ...



Kadınların yanına mı gidiyorsun? Kamçıyı unutma.
Nietzsche
8

En'ler listem

En Sevdiğim Kitap : Sabahattin Ali- Kürk Mantolu Madonna

En Sevdiğim Roman Karakteri -Jacques Reverdi     La Ligne Noir(Siyah Kan) - Jean Christophe Grange kitabından 


En Sevdiğim Film - V for Vendetta


En çok bana benzeyen film karakteri - Jesse ( Before Sunrise ve Before Sunset filminden) 

En Sevdiğim Yaşlı Türk Aktör - Çetin Tekindor

En Sevdiğim Türk Aktör- Fikret Kuşkan veya Murat Yıldırım

En Sevdiğim Yabancı Aktör -  Ethan Hawke

En Sevdiğim Yapı - Kız Kulesi

En Sevdiğim Müzik Tarzı - Alternatif

En Sevdiğim Komedi Dizisi - How I Met Your Mother

En Sevdiğim Türk Dizi- İkinci Bahar

En Sevdiğim Gençlik Dizisi- Dawson's Creek

En Sevdiğim Yabancı Aktris- Marion Cotillard

En Sevdiğim Yemek- Edirne Tava Ciğer

En Sevdiğim Renk - Siyah 

En Sevdiğim Şehir - İstanbul 

En Sevdiğim Ülke - Henüz bilinmiyor

En Sevdiğim Hobi- Yazmak 

En Sevdiğim Spor- Futbol 

En Sevdiğim Yanım - Güçlü Kişilikli Olmak ( bknz: Berker) 

En Sevdiğim İçki - Rakı (Tabiki sek  ) 

En Sevdiğim Kokteyl - Mojito 

En Sevdiğim Shot- Absinth 

En Sevdiğim Takım - Fenerbahçe

En Sevdiğim Futbol Filmi - Green Street Holigans 

En Sevdiğim Aşk Filmi - Before Sunrise yada Jeux Den Fants

En Sevdiğim Solist- Kurt Cobain 

En Sevdiğim Hayvan - Kurt 

En Sevdiğim Fantastik Hayvan- Ejderha

En Sevdiğim Deniz Hayvanı - Katil Balina

En Sevdiğim Ev - Çatı Katı  boğaz manzaralı ufak ama şirin bir ev  

En Sevdiğim Hayalim - Dünyayı dolaşırken bunu oralarda çektiğim fotoğraflardan kazandığım parayla yapmak

En Sevdiğim Araba - Mustang Eleanor

yada Camaro olabilir...

En Sevdiğim Bira Markası - Krombacher

En Sevdiğim Pasaj -Atlas Pasajı 

En Sevdiğim AVM - Capacity 

En Sevdiğim Oyun - Heroes 

En Sevdiğim Online Oyun- Ultima Online

En Sevdiğim Türk Grup - Ezginin Günlüğü yada Yeni Türkü

En Sevdiğim İçecek  - Ice Tea

Şimdilik aklıma gelenler bu kadar..
2

Tanrının İskelesi


Ayaklarımı sarkıtırken,
Tanrının iskelesinden ,
Parmaklarımı yalayan,
Dalgalarla avunurdum ... 
Yosun tutmuş ,
Ayakları üstünde,
Kim bilir daha ne kadar taşırdı beni... 
Yüzüm sonsuzluğa dönük,
Gelecekleri arkadan beklemek... 
Biz karada yaşarken,
Denize umutla bakıyoruz... 
Ne kadar uzak,
O kadar bekliyoruz...
Aşk,
Sadece deniz kızıyla,
Karada yaşayan insan arasında oluyor...
Bir eşkıya,
Şehir kızına...
Bir melek ,
Bir faniye..
Dağları delen mecnun ,
Kuşları izleyen leylaya... 
Belkide sadece sen yoksun diye,
Biz varız... 
10

Bombok..

Evet an itibariyle herşey bombok ..
Moral 0 .
Sınava kayıt yaptırabilmek için alıştırma dersine kayıt yaptırmak gerekiyormuş geçen hafta. Tabi ben yanlış anlayıp kayıt yaptırmadığımdan giremiyorum.. Böyle işin ben amk.

Yalnızlığım tavan yapmış durumda. Sanki ölsem yanımda kendim bile olamayacakmışım gibi bir yalnızlık..

Kafamda karışık üstelik..

Hiçbirşey yapasım yok.
Ve şuan beynim zonkluyor. Bu nasıl bir baş ağrısı..
Güle güle hayat.
Hoşgeldin yatak...
6

Sonunda güzel pazartesi..

Vay anasını bugünleri görecekmiydik. İlk defa güzel bir pazartesi görüyorum sanırım. Daha önce gördüysemde kötü pazartesiler o kadar çok ki hatırlayamıyorum.
Neyse okuldan az önce geldim. Dışarıda eşşek kadar güneş insanın yaşam enerjisini arttırıyor. Hava öyle çok sıcak değil ama derecenin 0'ın üstünde olması yeter oldu .
Şimdi çıkıp bir kaç işimi halletmem lazım. Bi yere iş başvurusu  ve okul kaydını yenilemek için bi iki tırıvırı.
Evden çıkmadan odamı temizleyeyim dedim , ancak bozulan süpürge makinası bunun yarım kalmasına neden oldu. Sanırım biraz daha bok götüren odamda yaşamak zorunda kalacağım.

He bu arada anlatmayı unutmuşum.
Geçen cumartesi çarşıdayken bisikletimi bi direğe bağladım. Dönüp aldığımda üstüne biri fazladan bir kilit bağlamış. Neyse ki direğe bağlamamış. Böylece alıp getirebildim bisikletimi ama kilit hala üstünde duruyor. Ve çok büyük olduğundan ayağıma takılıyor bu nedenle bisikleti süremiyorum.
Sabah yapamadım ama şimdi kilidi çıkarmayı bir daha deneyeceğim . Epey kalın bir demir olduğundan kırmak yada kesmek mümkün değil.
Nasıl bir gerizekalı insan böyle birşey yapar anlam veremiyorum.
Gerçi ben bu bahtsız bedevilik olayına alışkınım . O yüzden artık pek fazla sorgulamıyorum. Ne kadar abuk subuk olay varsa bulur beni .

Haydi güzel pazartesiler..
7

Mükemmel...

Birazdan paylaşacağım videodaki kişiye çok özendim..
Kimseye hayranlığım yoktur ama bu adama hayran olabilirim .. Beni benden aldı..
Tek kelimeyle yaptıkları şey : Mükemmel....

2

Haftalık Futbol vol1

Bugün düşündümde ben futbolla ilgili neredeyse hiçbirşey yazmıyorum. Oysa futbol benim için vazgeçilmezdir.
Hem izlemesi hem oynaması.
Neyse gel gelelim bu hafta olan futbol olaylarına..
Barcelona'nın son kurbanı Athletico Madrid oldu. Başrolde 3 golüyle Messi. Eskiden tartışılırdı, dünyanın en iyi oyuncusu kim diye; ama artık tartışacak bir şey kalmadı. C.Renaldo  gitsin top sektirsin.


İspanya'nın müsait bir havaalanından atlayıp Ülkemizin tarlalarına dönüyoruz. Futbol tarlaları.. Bu tarlalar hakem yetiştirmek için elverişli değil.. Taraftar yetiştirmek için de değil..
Bir Beşiktaş- Karabük maçı var ortada. Birde Beşiktaş taraftarlarının orda burda yaktığı ağıtlar ve ettikleri küfürler.
Anlam veremedim . Hani sanal platformda yeterince karabük taraftarı olsa ortalık küfürden geçilmese anlarım.

İbrahim Doroman'ın net bir şekilde kırmızı kart görmesi gerekiyor ama olmuyor . Tek olmayan o olsa anlaşılır. Verilmeyen ilk penaltının suçlusu yine İbrahim ..
İkinci yarıda bir başka penaltı var ki hani karşılaşmayı radyodan dinlesen penaltı dersin o derece. Görmemek imkansız. Penaltı ve kırmızı kart. Hakan kendini yağlı güreşlerde sanmış ve Emenike'yi belinden tutup alaşağı etmez mi.. Hey yavrum Hakan sen neymişsin be..

Taraftarlarla arası açık olan Hakan, Cenk'in yokluğunda kaleyi kaptı. Peki ya bu ilk maçında kırmızı kartı görseydi , Beşiktaş'ın hali ne olurdu ?
Şimdi bu maçta Beşiktaşa sadece 1 puan hediye edilmedi gelecek puanlarda hediye edildi..

Gel gelelim Almeida'nın golüne. Harbiden enfes gol . Yazık olmuş. Gerçi hakemin diğer hataları olmasa, skor 2-0 Karabük lehine olur, Beşiktaş 9 kişi oynuyor olurdu. Ve tabiki o pozisyon yaşanmazdı.

Biz çizgiyi geçipte gol değeri kazanmayan topları çok gördük.. Ama el ense güreşipte kırmızı kartla cezalandırılmamayı pek görmedik..

-Spoylır-

Geçtik Fenerbahçe'ye. Sanırım şampiyonluk yolunda ki en zor virajını atlattı. Manisa öyle diri bir takım ki , oynadığı futbolla izleyenleri hayran bırakmayı başardı.
Maçta herşey olabilirdi. Kırılma noktaları epey fazla olan bir maçtı .
İki takımdan biri üstün oynadı diyemesekte Fenerbahçe galibiyete ulaştı..

Ancak bu maçla ilgili değinmek istediğim nokta şu olacak: Fenerbahçe artık bir takım gibi oynamaya başladı.
Bir Anadolu takımı gibi..
Evet bizim büyük takımlarımızın eksiği bu. Anadolu takımı gibi oynayamıyoruz.
Bir düşünsenize Anadolu takımlarını . Onlarda bizim yıldızlarımız olsa ve aynı takım oyununu oynasalar nice kupalar görürdü bu ülke .
Fenerbahçe takım olmuş ve inanmış artık. Bu saatten sonra sırtı yere zor gelir.
Manisa maçında Niang ile Semih'in performansı ekstra kötüydü.Buna rağmen takım olarak daha çok çalışınca bu açıklar kapatıldı. Mehmet Topuz uzun süre sonra parladı ve gerçekten müthiş bir maç çıkardı..

Bakalım bugün Galatasaray ne yapacak..
He Tanju Çolak'a kesinlikle katılıyorum. Evet Arda kesinlikle yıldız değil..