Biraz şizofrenik melankoli yapabilme yeteneğiniz varsa Kahvehane ve aşkı bağdaştırmak zor olmuyor... Bu ne perhiz bu ne bol endorfinli çikolata tarzı birşey benimkisi ...
Öyle kaybetmeyi seven tiplerden değilim ( tabi ki öyle bir tip yok ) , demek istediğim kaybetmekten hiç haz almayan bir tipim .. Birde bahsi geçen konu Bakırköy tayfası kahvehane olimpiyatlarıysa, hiç dokunmayın bana..
Mutlak oyunlarımızdan biri tabikide eşli batak... Öyle kaybetmek günlük ve olağan birşey... Read more
SlideShow

31Ağu2010
0
Kahvehane ve Aşk
Malzemeler:
1,
2,
3,
batak ve aşk,
kahve aşkı,
kahve ve aşk,
kahvede aşk,
kahvede batak,
kahvede eşli batak,
kumarda kaybeden aşkta kazanır
30Ağu2010
0
Of milliet off...
Yazmayayım diyorumda yazılmayacak gibi değil arkadaş... Yine bugüne ait bir başka milliet başlığı: "70 Euro'ya Kaddafiye koştular" Kim bilir bu başlığı okuduktan sonra kafanızda neler canlandı... Oysa haberin içeriği bambaşka ; Libya Lideri Kaddafi bir konferansta 70 euro vererek getirttiği 500 hostese İslamı tanıtıyor ve onları Müslüman olmaya davet ediyor...
Ey milliet sen hangi ülkenin kolusun , yine kaş yapayım derken gözler oyuyorsun...
Ey milliet sen hangi ülkenin kolusun , yine kaş yapayım derken gözler oyuyorsun...
Malzemeler:
3,
70 euro rezaleti,
70 euroluk hostes,
70 euroya kaddafiye,
milliet rezaleti
30Ağu2010
0
Böyle Basın olmaz olsun...
Gazetelerde günlük turumu atarken gözüme bir haber başlığı çarpıyor... "Türkiye 18 yaşındaki Mardinli genci konuşuyor.." Haberin içeriği, Fenerbahçe'de dünkü maçta harikalar yaratan genç futbolcu Okan..
Nedir yani diyorsunuz içinizden , bunun nesini yazdın diyorsunuz...
Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki , sporda bile dikkatleri başka yerlere çekmeye çalışıyoruz. İçimizde milyon kere bölünmüşüz amipler gibi.. Nedir arkadaş bu başlık , nedir başlıkta ki Mardinli ibaresi.. Ey milliet... Read more
30Ağu2010
0
Fatmagül'e Tecavüz
Belki hatırlarsınız; geçende bir yazımda "Fatmagül'ün Suçu Ne?" adlı diziyi hafif bir eleştiri süzgecinden geçirmiştik.
Bu dizi şimdide Sabah gazetesine şu başlık altında yansımış " Beren Saat'e nazik tecavüz" , ağlasam mı gülsem mi bilemedim...
Demiştik ya bunca ergenlik çağında ki Fatmagül'ün suçu ne diye , daha şimdiden dizinin içeriği belli : "Tecavüz hemde nazik ; önsevişmeli heralde" ...
Birde Beren Saat bu sahne için psikolojik destek almış , aynı desteği umarım Fatmagüllerede... Read more
29Ağu2010
0
Ahize...
Telefon ne farklı birşey , insan birşekilde umutlarını sadece sesinin tonlarıylada olsa aktarıyor... Graham Bell ne kadar telefonu bulmuş değil çalmış kişide olsa (okuduğumuz kadarıyla) ona da teşekkürleri borç bildik ...
Az önce ahizeye kaç kere kalbimi dayadığımı düşündüm ; öyle küçük cam parçaları gibi bölük bir hayatınız varsa , anlarsınız neden bahsettiğimi ...
Bir askerin sesi kimi zaman beklediğiniz , kimi zaman uzakta bir sevgili kimi zamanda gurbet elde can ciğer...... Read more
29Ağu2010
0
Tanrısal Sanrılar 2
Eğer bir dilek hakkım olsaydı daha fazla özgürlük dilerdim ; ve eğer ben o olsaydım eminim ki onunda dileyecek birşeyi olurdu....
Malzemeler:
1,
edebiyat garip,
tanrı edebiyatı,
tanrı nedir,
tanrı şiiri,
tanrılık,
tanrısal sanrılar
28Ağu2010
0
Bir şehir...
Herhangi bir şehir olabilir yaşadığınız yer, ne kadar tattığınız önemlidir orayı... En ayak basıldık yerlerini görmek değil , tatmaktan kastım... İçinde olduğumuz bir çok mikroskobik mucizeyi göremediğimiz aşikar.. O yüzden bir şehri dört duvar arasına hapsettiğimizde pek sık rastlanan birşey... Bir şehir , gece yağmurunda o şehrin asfaltı gibi ıslanmak ; onu tatmak için bir çok yol var tebessüm bırakan ... Hergün geçtiğin caddeyi aydınlatan sokak lambalarını saymak mesela ;... Read more
28Ağu2010
2
Bir Fotoğraf...
Bir fotoğrafa tutku hissetmek... Kişiye değil tabi ki , kompozisyona hissetmek bu...
Yarı açık dudaklar , fısıldanması gereken kelimeleri ; dağılmış saçlar ise yalnızlığa bürünmüş bir ruhu sembolize... Read more
28Ağu2010
0
52
52'lik bir destenin sadece 13'ünü elinde tutmak ; işte çoğu zaman ki hayat kavramı... Ve sizinkinden çok sol yanınızda oturanın çizdiği önemlidir ; kader... Ve ne kadar çok kadın , o kadar zordur kazanmanın formülü... Oysa bir kadın , bütünüyle geldi mi ; koz sizdedir ve koca bir çizik atılır hayat adisyonuna ...
Malzemeler:
1,
3,
52 aşkı,
52'lik deste,
batak,
batak aşkı,
edebiyat iskambil,
iskambil aşkı,
iskambil edebiyatı,
iskambil şiiri
27Ağu2010
0
Fatmagül'ün Suçu ne?
"Fatmagül'ün suçu ne " bu nedir arkadaş dedirten cinsten bir dizi adı ... Nasıl bir piyasa oldu bu dizi piyasası, özel isimlere kadar sardılar artık... Ülkemizde dizi senaryoları birbirine yakınlık gösterdiğinden , dizi isimlerini bulanlar senaristlerden daha çok para almalı kanımca...
Yarım saat önce tv'de gördüğümde bu dizi adını , içim cız etti... Aklıma onlarca, yüzlerce fatmagül geldi.. Eminim ki hepsi hep bir ağızdan... Read more
Malzemeler:
3,
dizi,
eleştiri,
fatmagül,
fatmagül'ün suçu ne,
fatmagülün suçu ne,
kanal d
26Ağu2010
0
Kullanılmışlık ...
Seni mi özledim , yoksa acılarım mı hırçınlaştı emin değilim ... O yüzden pek yakın
olma bana , geçmişi kullanıp sığınabilirim sol yanına... Oysa sana ait değilim ,
yada başkasına ; hiç olmadım... Bilirsin yavru kedi suratı gibidir vicdanım ,
bir aslan suratından çıkma gururuma kıyasla.. Yine de pek yaklaşma bana , pek iyi
hissetmiyorum ; yatacak bir beden arıyorum yanıbaşımda... Öyle değil tabi ,
pek memnun kalacaksın, yüzeyselliği ergenlikte bırakmışlığım var...Vicdanım sızlayacak,
ama... Read more
Malzemeler:
1,
aşk,
blog ikiki,
blog kullanılmışlık,
edebiyat,
felsefe,
oyun,
şiir
26Ağu2010
0
Sokak lambası 2
Ve bizim burda hersabah 6'yı 10 geçe sönüyor sokak lambaları , hergün aynı saatte buluşan aşıklar gibi...
26Ağu2010
0
18 ve Sonrası
Göçebe bir hayatı bilir misiniz , her sene yeni şehirlere taşınmayı ; ve gitgitde sınıra yaklaşarak... Yeni bir ülkenin kokusunu duyarak; gurbet... Sınır tellerinden sonra , mayın tarlasınadır ilk adım... Tellerin üstünde kocaman yazar :"Hoşgeldin 18".. Özgürlüğün başladığı ve bittiği nokta , ufkun ayaklarının altına serildiği yer... İlk heyecanların geçmişte kaldı şimdi, heyecan bu, öyle ünlü bir markanın tasarımları gibi seri üretim çıkmıyor ne de olsa ... Geçtin ya 18'i... Read more
26Ağu2010
1
Bir şarkı... Raphael - Caravane
Bloğumuzun şarkısı; şimdilik, ileride değişebilir tabi.. Neyse sözlerini verelim dedim; pek bilinmedik olduğu için..
Caravane (Fransızca)Est-ce que j'en ai les larmes aux yeux
Que nos mains ne tiennent plus ensemble
Moi aussi je tremble un peu
Est-ce que je ne vais plus attendreEst-ce qu'on va reprendre la route
Est-ce que nous sommes proches de la nuit
Est-ce que ce monde a le vertige
Est-ce qu'on sera un jour puniEst-ce que je rampe comme un enfant
Est-ce que je n'ai plus... Read more
25Ağu2010
0
Aniden...
Zamansız olmalı bazen, bir yaz yağmuru gibi beklenmedik; güneşin altında dans etmeli damlalar... Zamansız olmalı , bir yaprağın baharda ölüşü, süzülüşü gibi ; yeşilin içinde sarı parlamalı... Zamansız gelmeli aşk , gidiyorumun içine kalmalımıyımları sokmalı .. Ve öyle bir gelmeli ki , orta çağ ordularının ayak sesleriyle ; zafer çığlıklarıyla... Ve öyle bir kadın gelmeli ki , kral olabilmeyi arzulamalı erkek ve daha iyi bir adam olmayı ... Aniden olmalı herşey ; zamansız... Read more
25Ağu2010
25Ağu2010
25Ağu2010
0
Tanrısal Sanrılar ...
Gözlerini kısan görme çabasıyken,
Lanet etti miyoba ve bir intikam satırında unuttuğu kalın kenarlı camlarına...
Tanrıyı düşündü biran ,
Ne zamandır görmüyordu o da kimbilir...
Kim daha çok inanıyordu ?
Kim daha çoğunu kaçırıyordu ?
İnanmalıydı tanrı; görmeden...
Tanrısal Sanrılar
Lanet etti miyoba ve bir intikam satırında unuttuğu kalın kenarlı camlarına...
Tanrıyı düşündü biran ,
Ne zamandır görmüyordu o da kimbilir...
Kim daha çok inanıyordu ?
Kim daha çoğunu kaçırıyordu ?
İnanmalıydı tanrı; görmeden...
Tanrısal Sanrılar
24Ağu2010
0
1 Saat...
Günde 1 saatte olsa kurtulmalı insan üstünde ki kıyafetlerden... Bir kuru temizlemeciye bırakmalı bedenini, sokaklara karışmalı sonra çırılçıplak... Zift kokan caddelere ruhunun izlerini bırakmalı ayak kıvamında... Toplumla bağlarını koparmalı insan, 1 saatçikte olsa... Dönüp dolaşan düşüncelerine hafıza kayıpları yaşatmalı , kürkçü dükkanına dönmemeli en aciz hayalleri... 1 saatte olsa emanetçiye bırakmalı , kuru temizlemeciye bıraktığı bedenin artıklarını ; arzuyu , bedensel... Read more
23Ağu2010
22Ağu2010
0
Sevişmek...
Öyle televizyonlarda arada yastıkla yapılan kadar yüzeysel olanı değil . . Sanat yada para uğruna sevişiyor rolü yapmak hiç değil bahsettiğim.. Sevişmek bu, mahkumun duvarları tırnaklaması, hamamcının kesesine sarılması... Ne zaman saçlarınla sevişse ellerim ; bir balıkçıyı oynarım içimde, parmaklarının arasında misinayla sevişen... Ve ne zaman dudaklarını düşünsem, bir katil oluyorum içimde günahlarla sevişen... Şimdi yoksun, sen gittiğinden beri yalnızlığımla , yaşlanmış bir... Read more
22Ağu2010
1
"Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Bir üstattan kısacık alıntı...
"Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor.."
.............................
.................
"Sayın Tanrıya kalsa seninle yatmak günah daha neler..."
Cemal Süreya 'nın Üvercinka adlı şiirinden alıntıdır...
22Ağu2010
0
Sokak Lambası...
Bu sabah tam olarak 06.10'da sönen sokak lambamıza ithaf ediyorum bu yazıyı ...
Sabaha uyanmak herkesin yaşamsal gerçeklerinden biri değildir , nitekim sokak lambaları gibi..Ve ertesi gün pazarsa bi çok hormondan eksik yaşarsınız, en çokta endorfin...Bir pazar gecesi altınızda öpüşmez sevgililer, üşüşmez kelebekler... Evde bırakırlar heyecanlarını , televizyon karşısında... Oysa en tutkulu aşıklar cumartesileri buluşurlar... Read more
21Ağu2010
0
Ramazan Pidesi...
Bu sene öyle ahım şahım bi müslüman olamadım, gerçi ne zaman olduysam... En azından eski ramazanlarda tutuyordum oruç azda olsa .. Bu sene tek ilgim , pide kuyruğu ve sonunda sıcak pidenin ellerimde bıraktığı hasar.. Sonra düşünüyorumda seninlede o kadar uzaktan ilgili olsam , sende pide gibi hasar bırakırmıydın bende ? Ağustos'ta nasıl yaşanmıyorsa ramazan ağız tadıyla , aşklarda yaşanmıyor... İşte öyle birşeyler...
21Ağu2010
0
Koparılan Çiçekler...
Bugün tekrar teşekkür ediyorum sertaba bu harika şarkısı için... "İyi ki varsın" derken yalnızlığını avuçluyor insan , "iyi ki sevmişim seni" derken pişmanlıklarını tebessümlerine katıyor... Birde yaz şarkısı ya , yeni aşk umutlarıyla eskilerin anıları karmakarışık ediyor insanı ... "Yok istemem diyen gönlüm çöle bile razı şimdi " hiç bir zaman bir kişiye ait olamadığımızı mı anlatıyor acaba.. "Yanlış yola giden bendi , lütfen dön gel " derken küstahlık duygusu kabarıyor... Read more
21Ağu2010
0
Hava değişimi...
O kadar ani ki bir istanbul sabahı için, çoğu istanbullu kaldıramamıştır bu değişimi. Dün insanın üstüne yapışan nemli lakayit aşklar , bugün yerini sert esen gurura bırakmış sanki ...
Bu kadar sert olunca, ilk değip gidişinde bedene ürperiyor insan , şöyle ufak ufak depresyona adım atıyor.
Yanında adaptasyona da tabi , yeni nesil istanbullunun nemli yavşak davranışlarına adaptasyon.. Allahtan arada bir esiyorda böyle sabah rüzgarı, yaratabiliyoruz kendimize nemli yalanlar... Read more
21Ağu2010
0
Bırakmak...
Eminönünde vapurlu bir deniz manzarasında bırakmak herşeyi... Aslında sigarayı bırakmanın ilk adımları bugünün hikayesi... Düşünsenize 8 senedir müptelası olduğunuz şeyi bırakmayı.. Eski sevgilileri bile bir çırpıda silemiyor insan , ki onları silemezken ki en büyük dert ortağını nasıl silsin... Birde üstüne istanbul günü... Hasret dolu insanları taşıyan bacasında duman duman sigaralar tüten adalar vapuru, gelde içme şimdi.. İçiyor insan inatla bıraktım diyerek..Bu kadarı sayılmaz... Read more
20Ağu2010
0
Bunalım bünyelerle oruçlu bünyelerin buluşması...
Malum ramazan geldi ve oruçlu bünyeler oluşumu başladı.. İstanbul şehrinde bunalım bünyeler ve gececi bünyeler zaten hep var... Şimdi bu üç alakaya maydanoz bünyenin ortak noktası ne diye soruyo olabilirsiniz kendi kendinize. Öyle çok önemli bi durumda yok ortada ama öğlen 3 buçuk 4 te kalkmış bi gececi arasırada bunalım bünye olarak , akşam 5 e kadar yatan oruçlu bünyeleri düşündüm ve sordum " Nasıl bir ömür ziyan ediyoruz uykuda şu ramazan ayında ?"
20Ağu2010
1
40 Fenerli...
Bir fenerli olarak Paok-Fb maçında, sahada gördüğüm şeylerden biri 100 milyon euroluk .. çocuklarıydı.. Neyse klasikleşmiş futbol yorumundan uzak kalıp topun yuvarlaklığını bile tartışabilirim burada ama gerek yok...
Önemli olan paok maçı değil, bu maçın devre arasında 40 kadar fenerliye trabzon maçı izletilmesinde mesele ... Umut alıyor topu trabzon bastırıyor , fenerliler ayakta her bir ağızdan bastır trabzon koçum trabzon futbol budur be sesleri inliyor duvarlarda ...... Read more
19Ağu2010
0
Bir sokak gecesi..
Öyle uzun uzun yazmayacağım bu sefer ... Hem bugüne ait olmayacaklar , yerine gelmekte geciken kafamın suçu bu. Sokakta hayat var sloganının hayata geçtiği sokakta yuvarlanan düşüncesel biraların üstünde durduğu yuvarlak masanın iki sandalyesinin özledikleri iki yolcuyuz dün gece... Derinselliği tasvirlemeye çalışan çaprazlama bir fotoğraf gibi bakarken yan masaya pembe pantolonunda hayallerimi bırakıyorum kızın ... Ve gece başlıyor, yıkılan hayallerin gerçekliğinde...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)