tartmak...

Evet tartmak , mecazi anlamda tartmak.. 21 gram filminde bir ruhun agirligi 21 gramdir diyor ya iste ayni oyle bir mecazi.. benim kisi yalnizligi tartmak.. 23 senelik omrume pek dost sigdiramamisim gibi hissediyorum bu aralar... toplasan 23 gram eder mi yalnizligim bilmem ama 21 den fazla oldugu kesin , ruhuma agir geliyor.. aciyorum msni uzaktanda olsa ne huznumu nede nesemi paylasacak birini goruyorum..sanki herkes vakit gecirmelik , tek gecelik.. istisnalar var elbet ama yinede hayal kirikligi... neyse biiyoruz ki savaslar yalniz yapilir , kutlamalar kalabalik. hem suclayacak kimsem yok , prensiplerim ve kenimden baska.. ben benim, yalnzlikta olsa sonu vazgecmm kendimden ....

Sis...

Sisli bir havaya uyandim bu sabah... sisin tek bi anlami var , onunde ki guzelliklere daha dikkatli bakman gerekir. ki bu benim pek basarili oldugum bir eylem degil sanirim. aniar anilar , anilardn dolayi basarisiz oldugumu biliyorum elbette.. bu kis gununde ruhum degilde soguk hava hissettiriyor bana , sicak bir bedene ne kadar ihtiyacim oldugunum. beden dedigime bkmayin , biraz isindiktan sonra saklamali beni ruunun altinda ..21. yuzyildada olsak oyle burjuva asklari ve hisleri bana pek yakin sayilmaz.. her erkek gibi arzularimin kontrolunde biraz zayifim ama yinede sicak bir ruhu sicak birr bedene tercih edecek kadar derinlemesineyim. kim bilir belki sis kalkar yada belki daha iyi gormeye baslarim...

yeni bir hayat

tasindim bugun.. iki hafta once geldigim almanyanin gottingen sehrinde yurdumsu biyere tasindim.. ortak banyo ve ortak mutfagin oldugu apartmanisi bir villa.. 9 Kis kaliyoruz.. yarim yamalak almancamla nasil iare edicegimi gorucez.. odamdan memnunum 2 pencereli ferah bir oda. henuz 2 saat olmadi yerleseli.. bilgisayarimda yok simdilik.. sikildim haiyle , avlamaktan kurtulmus birtavan urkekligile oturyorum odamda , tek basima.. alisir insan nelere alismiyor ki.. yeni evmden yazigm ilk yazibu..bakalm bu yabanci duvarlar nelere sahit olacaklar...

Cöplük...

Insanin ruh hali cevresiyle dogru orantili aslinda.. Her horozun kendi cöplügünde ötmesini hos görmeli.. Öyle kolay degil bilmedigin yabanci oldugun bir yerde ego patlamalari yasayip, sonsuz özgüvenle dolman.. Yiteceksin tabi , zor zamanlarin olacak , depresyonlara gireceksin ki zamani geldiginde kazandiklarin , özgüvenin elle tutulur olsun..
Hem böyle yaparsan , kolay kolay yargilamassin kimseyi , önüm arkam yargi ; sobe olmassin hemen..
Herseyi gectimde , sikinti kendini ifade edemedin mi basliyor hep.. Kim oldugunu gösteremedin mi , sahte bir monalisa tablosuna benziyor hersey... Tanrinin cizdigi bir Mona Lisa'sin.. Hassiktir diyesim var buna.. Cizgilerini kalinlastirmak lazim , hem ben en cok gölgelendirmeyi severim üstümde.. Anadilimde kendimi yüzde 60 ifade edebiliyorum , tamamini ifade edebilmeyi hic ummadim ; ayni bokun laciverdi degiliz nede olsa .. simdi farkli bi cöplükte yabanci bi dilde en azindan yüzde 20 lerde ifade etsem yeterli .. Istanbulda büyüdük nede olsa , siddet ask , trajedi ne ararsan var.. Her kelimemden tecrübe akiyor , heyecanlarini yitirtmekten baska hic bir boka yaramayan tecrübe... Susuyorum simdi, gene kimse anlamiyor.. Sussam olmuyor konussam kabahat.. Sessizlik..

Cift kisilik

Kalabalik sahnelere tek kisilik oyunlar sigdirisimin hikayesi bu..
Gözyasiyla karisik tebessümlü, trajikomik ironik..
Her tecrübede yalnizlasmayi ögrenmek ,
Evet acilar olgunlastiriyor insani ...
1'den fazlasinin arasinda doguyor
Insan , hayvan , ruh ne istersen...
O cok kisilik kalabalik rahat koltuklardan,
Elektrikli sandalyeye giden bir yol bu...
Öyle merakli seyircilerde yok üstelik...
Birde akil denen bir böcek koymuslar üstümüze,
Kandirmis bizi tek kisi icinde cift kisilik...
Oynarken bu hayallerle,
Cift kisilik yataklarda yalniz yatan yalnizligima asik oldum ben..
Paylasirken herseyi sizofrenik bir senle ,
Tek kisilik bir sandalyede buldu son,
Umarim hissetmemissindir...

Sonsuz...

Afrika'da olusmus bir riftin iki farkli tarafiydik belkide.. Iki farkli evrimin baslangici.... Freud'un Totemi Sigmund'un Tabusu... Sonsuz benzetme yapilabilir bize dair , sonsuz isim verebilecegin gibi Tanriya...

Hadi Gel...

Öyle uzak sayilmam bu gece,
Kalbim daha huzurlu atiyor en azindan,
Hadi kalk gel ,
Tenini örtmeliyim üstüme...
Yorgunlugumda yok ,
Susamisligim bir baska bu sefer ,
Umrumda degil bastigin topraklar,
Hadi kalk gel,
Icmeliyim sen tutkusunu kana kana...
Baska bir sokagin lambalari yaniyor,
Anlamadigim fisiltilar etrafta,
Hadi kalk gel,
Ihtiyacim var ,
Unutulmadik bir tada...