Zamansız olmalı bazen, bir yaz yağmuru gibi beklenmedik; güneşin altında dans etmeli damlalar... Zamansız olmalı , bir yaprağın baharda ölüşü, süzülüşü gibi ; yeşilin içinde sarı parlamalı... Zamansız gelmeli aşk , gidiyorumun içine kalmalımıyımları sokmalı .. Ve öyle bir gelmeli ki , orta çağ ordularının ayak sesleriyle ; zafer çığlıklarıyla... Ve öyle bir kadın gelmeli ki , kral olabilmeyi arzulamalı erkek ve daha iyi bir adam olmayı ... Aniden olmalı herşey ; zamansız bir ölüm gibi çökmelisin üste , çekip atamamalısın !
SlideShow
0
Tanrısal Sanrılar ...
Gözlerini kısan görme çabasıyken,
Lanet etti miyoba ve bir intikam satırında unuttuğu kalın kenarlı camlarına...
Tanrıyı düşündü biran ,
Ne zamandır görmüyordu o da kimbilir...
Kim daha çok inanıyordu ?
Kim daha çoğunu kaçırıyordu ?
İnanmalıydı tanrı; görmeden...
Tanrısal Sanrılar
Lanet etti miyoba ve bir intikam satırında unuttuğu kalın kenarlı camlarına...
Tanrıyı düşündü biran ,
Ne zamandır görmüyordu o da kimbilir...
Kim daha çok inanıyordu ?
Kim daha çoğunu kaçırıyordu ?
İnanmalıydı tanrı; görmeden...
Tanrısal Sanrılar
0
1 Saat...
Günde 1 saatte olsa kurtulmalı insan üstünde ki kıyafetlerden... Bir kuru temizlemeciye bırakmalı bedenini, sokaklara karışmalı sonra çırılçıplak... Zift kokan caddelere ruhunun izlerini bırakmalı ayak kıvamında... Toplumla bağlarını koparmalı insan, 1 saatçikte olsa... Dönüp dolaşan düşüncelerine hafıza kayıpları yaşatmalı , kürkçü dükkanına dönmemeli en aciz hayalleri... 1 saatte olsa emanetçiye bırakmalı , kuru temizlemeciye bıraktığı bedenin artıklarını ; arzuyu , bedensel ihtiyaçları... Çıkmalı insan kelimelerden , insan oldugunu bilmemeli ; özgürlüğü tatmalı .. 1 saatte olsa hayvansal olarak yaşamalı içgüdülerini... Zincirlememeli tutkularını , boynuna tasmalar takmamalı ... Günde 1 saatte olsa öpüşmeli insan, dudaklarını boyacıya bırakıp... 1 saatte olsa sevişmeli tenini eskiciye teslim edip... Ve insan 1 saatte olsa ölmeli aslında , dününü mezarcıya teslim edip....
0
Sevişmek...
Öyle televizyonlarda arada yastıkla yapılan kadar yüzeysel olanı değil . . Sanat yada para uğruna sevişiyor rolü yapmak hiç değil bahsettiğim.. Sevişmek bu, mahkumun duvarları tırnaklaması, hamamcının kesesine sarılması... Ne zaman saçlarınla sevişse ellerim ; bir balıkçıyı oynarım içimde, parmaklarının arasında misinayla sevişen... Ve ne zaman dudaklarını düşünsem, bir katil oluyorum içimde günahlarla sevişen... Şimdi yoksun, sen gittiğinden beri yalnızlığımla , yaşlanmış bir mustang'in asfaltla sevişmesi gibi sevişiyorum. .. Ve senden sonra , yasaklandı bazı kitaplarda ; sevişmek !
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)