SlideShow

1

The Hangover Friday

Elinizden tutup sizi 1 Nisan Cuma gününe götürüyorum. . Ufak çaplı bir hangover sendromu yaşandı onu anlatacağım.
Bilmeyenler için hangover sendromu : Aşırı alkol vb. kullanımı ile ertesi gün uyandığınızda ne yaşadığınıza dair bir hatıranızın olmaması.

Neyse işte klasikleşmiş bir cumadan farklı olarak epey kalabalıktık ; her zaman ki gibi evde hızlı bira içmeleriyle gece başladı zaten kıvama geldik derken dışarı çıkmaya karar verdik topluca.
Bir grup taksiyle gitti bizde 4 kişi yürüyerek gitmeyi tercih ettik.  Sonra çarşıda oturan arkadaşın evine gidip biraz daha içmeye karar verdik.. Ordada bira üstüne boya niyetine viski içince  kıvam ötesi olduğumuzdan "lets go " tadında yola koyulduk yeniden.
Taksiyle giden grup B barda olacaz dediklerinden bizde B bara gittik. Diğer grubu aradık A bara gitmişler. Bizde 4 kişi B barda biraz içmeye karar kıldık.

Biz içkileri tur tur alıyoruz. Örneğin; sıra bende , 4 kişiysek 4 tane aynı içkiden ısmarlayıp parasını ödüyorum; sonra sıra kimdeyse o aynı şekilde.
Tabi böyle olunca çok hızlı şekilde içiliyor.
Neyse 1-2 tekila ve abuk subuk shotlar derken sonrasında sadece bardağı ağzıma götürüp götürüp indirdiğimi hatırlıyorum.
Sonra ki hatırladığım şey barın karanlık çıkış koridoru sonrasındaysa bilmediğim bi sokakta yere oturduğum sonrasındaysa sabah yatakta uyanışım...
Şanslıymışım . Ama biz 4 kişiydik ve acaba bizde herkes benim kadar şanslımıydı ?

Bizim pompa çarşıda oturan coniyle coninin evine gitmiş. E ev yakın olduğundan haliyle bir sorun olmamış .
Ancak bizim Şeytan Avcısı için durum pek iç açıcı olmamış.
Gözlerini hastanede açmış .. İki ön dişini kırmışlar .  Pek bişey hatırlamasada geçende kıran kişiyi görmüş ve hatırlamamış ama kıran kişi belli etmiş. Şimdi yarın polise gidecek.
Almanya garip ülke. Yumruk atmak göt ister..

Hadi kaçtım ben.. Çok uzun yazı oldu zaten.

1 Sek Raki:

Sürtük

Harbiden çok uzun bir yazı olmuş. Kısa tut biraz. Bu ne ya. Şapşal.