Size taşındığımdan bahsetmişmiydim; evet yine taşındım Almanya'da yaşadığım 8inci farklı ev yada 9 bilemiyorum. Bir gezgin yada göçebe değilseniz bünyenize dokunması pek muhtemel; evet ben de triplere girmiyor değilim. Her dairenin kendine has karakteri var; tıpkı insanlar gibi.. İşte bu nedenle hepsine yakın olamıyorsunuz ve çoğuna ev bile diyemiyorsunuz. Zaten ev kavramı sonsuz karmaşıklık içeren bir kavram o yüzden o kavramı bu küçücük blog yazımda çözmek gibi bir iddaam yok.
Aklıma Sabahattin Ali geldi durup dururken ve tabi en sevdiğim romanlar arasında olan baş yapıtı 'Kürk Mantolu Madonna'. ' Bir insan bir insana herhalde yeterdi.' cümlesi benim için içimde kalıplaşmış cümlelerden biri; öyle ki yüreğime dövme olarak kazıdığım bir cümle bile diyebiliriz.
Ama son zamanlarda merak ettiğim birşey var; ben kaç insanım, kaç insan var içimde ve kaç insana daha evrileceğim ? Kaç bir insan yetecek bana ... Üstat kusura kalma bunu sorduğum için; ev diyemem ama yaşadığım yere gelseydin üstüne konuşurduk bu cümlenin, rakı eşliğinde. Eminim ki fırsatın olsaydı belki sende açıklardın bunu bir yaz günü mayosu üstünde Madonna'yla . Hoş gurbette ne kadar yaz geliyorsa insanın içine.
Çok saptım konudan, zaten en güzel yaptığım şey bu değil mi ! Neyse ocağım kısa devre yaptı ve kablolar yandı; yarın açım; olursa davetinize icabet ederim.
İçine sığamadığım kutular var; oysa ben miyim sığmaya calışan yoksa sığdırılan? Bilmiyorum.
Resimin kaynağı:https://www.deviantart.com/art/Cabin-677451255
0 Sek Raki:
Yorum Gönder